Yazların sıcak ve kurak, kışların soğuk ve yağışlı olduğunu anlatan kitapların uzağında bir bahar günüydü. Kimsenin konuşmasına gerek kalmadan her şeyi en ince ayrıntısına kadar anlayabildiğim o lanet günlerden biri daha.
Virgülü unutulmuş cümleler gibi sokakları doldurmuş insanların arasından geçerek ulaştığım o kafede, sigaraya uzanışına bakılırsa, henüz ilk çayını yudumladığı anlaşılan o adamın karşısındaki masaya oturmuştum. Sigaranın o kadar da kötü bir şey olmadığını düşündüğüm nadir anlardan biriydi o. Zaten aynı hızla da unutmuştum bu düşünceyi. Unutamadığım tek şey, ben ikinci bardak çayımı içene kadar dikkatle baktığı denizden bulaştığını sandığım, gözlerindeki mavilikti. Masasında duran kitabın, en sıradan cümlelerle bile yalnızlığı haykıran kahramanını saymazsak tabii.
Saçlarımı dalgalandıran rüzgârın, bütün bu anlattıklarımla bir ilgisi var mıydı bilmiyordum o gün. Gündüzleri ılık, akşamları serin bir mevsimin en çok yalnızlığa yakışabileceğini sonradan öğrendim çünkü. 'İnsan geç öğrendiği şeylerin kıymetini daha iyi bilir', diyen yaşlı bir bilge olmalı bir yerlerde, diye düşünürken, vazgeçiyordum dördüncü çayı söylemekten. Çünkü kalkıp uzun uzun yürümek, olur olmaz gülümsemek istiyordum bu mevsime. Oysa hiçbiri olmuyordu. Ama sen şimdi unut tüm bu söylediklerimi ve bize yine iki çay söyle.
15 Ocak 2012 Pazar
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
10 yorum:
bazen susmak, konuşmak karar almak uzak kalmalı insandan. sadece bi bardak çay sıcağına bulamak yetmeli sol yanı. kitap satırlarına yazılmış bir sol yan diliyorum ...
Aaa, ben de mavi gözlüyüm, üstelik sigara da içmiyorum, hatta yazların sıcak ve eğlenceli kışların ılık ve yağışlı olduğu iklimdeyim.
Nedense gülümsetti bu yazın. Bir şeyler var bunda anlamak istemediğim..
Yaww sen ne güzelsin kadın..
ılık ılık gülümsettin :)
Daldım gittim bir romanın sayfalarındaymışım gibi...
Ve bir sigara yaktım, içmek için hiç bahane yokmuş gibi...
ama kıymet en çok kaybettikten sonra öğrenilir.miş.
Yazının sonuna geldiğimde daha uzun bir yazı olmasını diledim. Uzun olsaydıda okumaya devam ediyor olsaydım.
Bir türlü yalnız kalamıyorum. Yanımda hep ben var. :)
mektup bunlar benim gözümde. ve her birini bana yazılmış gibi üzerime alınıyorum nedense...
Yorum Gönder