Bugün birdenbire iyi olmadığımı anladım ben. Bayram sonraları çocuklara yerleşen hüzün gibi bir şey çöküverdi birden göğsüme. Harçlıkları, bakkala gidip dilediğince harcayamayacağını bilen çocuklar gibi biriktirdim saatleri. Bana bir şeyler almak için bile olsa, annemin parayı benden isteyişleri geldi aklıma. Bunu duyunca hep ağlamaklı oluşlarım sonra. Benim o hâlimi görünce annemin "kızıp küsmüş gibileri". Yine de istemeye istemeye parayı uzatan küçük bir kız
çocuğunun elleri. Niye şimdi, niye böyle bilmiyorum ama, aklıma geldi işte. Oturup uzun uzun ağlamak istedim, hiç de ağlanmayacak bir yerde.
çocuğunun elleri. Niye şimdi, niye böyle bilmiyorum ama, aklıma geldi işte. Oturup uzun uzun ağlamak istedim, hiç de ağlanmayacak bir yerde.
Tek tesellim o anda başlayan yağmurdu. İlgi çekmek isteyen çocuklar gibi tıp tıp cama vuran yağmur, aklıma gelen bütün o anıları bir çırpıda unutturdu. Çok sıradan şeyleri büyük bir ilüzyon gibi anlatan çocuklara benzerdim ben de elbet, bütün bu olan biteni birine nasıl anlatacağımı bilebilseydim. Ama haklısın, ben sihirbazlara inanacak yaşları çoktan geçtim.
Belki de bu yüzden yağmurdan ıslanmış bir serçeyle aynı anda yaklaştık pencerenin pervazına. O bir yanında, ben bir yanda. Gülümseyişimi anladı mı bilmiyorum... hele o kafasını yana eğişi ne anlama geliyordu, onu ise hiç. Öylece durup bakıyorduk birbirimize, dışarıda unutulmuş bir yağmur. Oysa bilse, ben ne kadar inanmak istiyordum mucizelere.
6 yorum:
belki de inanmak lazım hem sihirbazlara hem de mucizelere. belki de bu inancı yavaş yavaş kaybettiğimiz için bir pencere pervazında kalıveriyoruz bir serçeyle gözgöze. ve gök ağlıyor çoğu zaman bizim yerimize...
canım, birhan k. demiş ki geçen gün, "siz kuşlara bakarken, onlar da size bakıyordur".. anlamıştır bence o minik serçe, hüzün düşmesin gözlerine diyerek başını eğmiştir camdaki güzel kıza..
Mucizeleri uzakta arama ..En büyük mucizen sensin aslında ..
Neyse yağmura inancımızın yaşı hiç geçmiyor
oldukça uzun bir süredir uzaktayım blogtan.. yazılanlardan okumadıklarımdan.. kimbilir belki benim payıma da düşen bir arayış içindeydim o mucizeyi.. doktor denen ibretliklerden şifa bulamayınca, mucizelerde arayışım çareyi!! :)
Sanki ben yazmışım gibi okudum Ve biliyor musun bu, çok ama çok az okududuklarımda böyle hissettirir bana..
Kendini sevindir çaresizmiş gibi hissettiğinde.. hatta bir şey kır parçalanışını seyret.. lazım olur diye ya da hatırası olduğunu düşündüğün kağıtları yırt... sonra otur ağla ...ister için için ister söylene söylene..
İçindeki "sen" seni iyi edecek tek mucize.. göreceksin!
Mucize, o kadar güzel bir kelime ki...Bu yazı mucize isteğimi arttırdı..Çocuk olmak mı lazım, yoksa çocuk ruhlu mu olmak lazım mucizelere inanmak için? Ne kadar büyüsem de, hiç vazgeçmeyeceğim mucize beklemekten..
Yorum Gönder