Annenin eline kınası yakılırken gizli gizli ağlamıştım ben. Kolay değildi, 12 yıllık arkadaşımı, sırdaşımı, dostumu uğurluyordum. Kısa süre sonra da başka bir şehire uğurlayacaktım. Anlatamadığım bir yalnızlık çökmüştü içime.
Daha dün gibiydi okuldan eve yürüyüşlerimiz, ders çalışma telaşlarımız. Dün gibiydi ama hayat bizi sağa sola savuruyordu işte. Herbirimiz yeni yollar seçiyorduk kendimize. İşte annen de babanı seçmişti, gidiyordu. Gördüğüm en güzel gelinlerden biri oldu annen. Seçtiği, sevdiğiyle mutlu oldu. Başka bir şehire doğru yol aldı sonra. Oraya taşıdı, buradan sırtına yüklendiği hayatını.
Mesafeler uzaklaştıramadı ama bizi. Günlerce hiç konuşamadık bazen ama telefondaki o ses, hep aynı yakınlığın tınısını taşıyordu. Tek tek taşlarını dizdi yeni hayatının. Kimi zaman hüzünle mutluluğu harmanladı. Kendi güzelliğini bulaştırdı yeni hayatına da. Şimdi kucağında bir başka güzel şey daha var.
Ben hala kendimi bir çocuktan farklı düşünemezken, daha dün aynı yolları paylaştığım arkadaşım anne oldu. İnanması hala çok güç. Dilerim mutlu bir ömrün olur bebek. Annenle, babanla, mutlulukla yaşarsın. Dilerim sevdiklerinden ve seni sevenlerden hiç uzak kalmazsın. Annen seni büyütürken, sen de onu büyüt olur mu?
Hoşgeldin bebek, hoşgeldin. Şimdi daha güzel gülecek annenin gözleri, sen üzerinde yatarken dizlerinin…
Teyzen
Temmuz/2008
16 Temmuz 2008 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder