Yeni yollar bulsaydım kendime. Kaçma plânlarından arındırıp aklımı, gönül rahatlığıyla yürüyebilseydim o yolları. Ardımdan bakakalsaydı tüm kederlerim. Bir saç savuruşuma baksaydı, üzerime çöreklenen bu sis perdesinin dağılması. Saçlarımı hiç savurmamış olsam da denerdim. Yürümeyi severdim çünkü, ne zamandır bir küskünlükle oturuyor olsam da yerimde.
Adım atmayı unutmuştum sanki. Unutmuştum birine koşarak gitmeyi. Ve bir kağıt helva çıtırtısına gülüşlerimi eklemeyi. Hatırlanmayı bekleyen ne çok şey vardı, bir bilsen.
Dönüp dönüp aynı duvarın karşısına dikilmiştim ben. Burada bir kapı vardı diyerek. Yoktu oysa. İnanmıştım o duvardaki hayali kapılara. O kadar narindi ki gönlümün yaprakları, ben kapadıkça, her rüzgârda aynı sayfa açılmıştı. Bu yüzden artık rüzgâr esmesin istiyordum. Güneş gülümsesin bulutsuz bir gökyüzüne. Ve mutlu günler, şekere üşüşen karıncalar gibi doluşsun ömrüme.
12 Mart 2010 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
2 yorum:
Yeni yollar bulmak...
Aslında sizinde benimde aradığım yeni umutlar. Umutlara açılan bir kapıyı hayal etmek!
Bilmem ki yeni gelen baharla birlikte oturduğumuz yerden kalkıp yeni yeni tazelenmiş toprakta yürürmüyüz?
Buralarda sis var yine. O yüzden sis basıyor Newbaharın yüreğini her daim.
Ne güzel satırlardı kendimi bulduğum.
Sevgiler
Yeni yollar, hepimizn aradığı bu değil mi aslında?
Seni yeniden bulduğuma sevindim canım, bendeki sayfada gözükmüyorsun, düzelteceğim hemen yeni adresini.
Sevgilerimle...
Yorum Gönder