16 Mayıs 2010 Pazar

Bulut bulut üstüne

Bizim köyün yaylalarına sis çöker zamansız. Hani burnunun ucunu göremezsin denilen cinsten. Öyle güzeldir, öyle hayali bir görüntüymüş gibi canlanıverir ki gözlerinin önünde, elin ayağın birbirine dolaşır. Bir korku kaplar içini. Birileri bütün yazdıklarını, bütün söylediklerini gizli gizli silmişler gibi şu hayattan. Bir bakmışsın ki beyaz bulutların altında kalmış, hem geçmiş, hem gelecek. Ah dostum, biliyorum boşuna çabalıyorum ben; benzetmelerle sana o bulutları çizmek için. Bir kere o bulutların içinde kalmalısın sen. Kalmalısın ki anlayasın, niye korkuyorum o bulutlara doğru adım atarken ben.


Kapı çalındı
Açmaya davranayım derken
Uyandım ki
Çamların altında yatmıyor muymuşum
Sırtüstü,
Hücum etti gözlerime
Göğün mavisi

Hoş
Böyle de kapıyı açtım sayılır
Diğ mi

Aynı kapıya çıkmasa bile/Can YÜCEL

1 yorum:

Newbahar dedi ki...

O sisleri bende bilirim...
Kimbilir kaç kere sisli havalara bastım efkarımı.

Karadenizin sisi!...seviyorum.