4 Kasım 2010 Perşembe

Bu biçim

Kapağı açık kalmış bir masal kitabının içine karışmışız gibi hissettim bir an. Yani bana, aslında bir yolu olduğunu söylerken sen. Söylediğin cümle ne kadar basit görünüyorsa, o denli karışıktı kendi içinde. Kaf dağının ardındaki ağaçtan bir dal koparmaktı benim için. "Yapamam" dedim, "çözüm buysa bile ben bunu yapamam." Sana söylemedim ama, o anda aklımda bir tek cümle dolanıyordu. "Harflerin gülüştüğünü senin adında gördüm."*
İşte bu yüzden, adı geçtiğinde gözlerim dalıp dalıp gidiyorsa da, içimde bir yer, hep gülüyordu...


*Haydar Ergülen

2 yorum:

Evren dedi ki...

ben bu cümleyi bir yerde okudum y6a da bu yazını... olabilir mi? diyeceğim o ki, sevmiştim.

Parpali dedi ki...

Bu cümle son zamanlarda o kadar çok dolandı ki aklımda, sanki hep benimleymiş gibi geliyor düşününce. "Kelimelerin gülüştüğünü senin adında gördüm"
Ama yazı, dün akşama dair bir not aslında. Belki ruh hâli çok tanıdıktır Evren. Olabilir mi?