22 Ocak 2010 Cuma

Güzel günler göreceğiz, güneşli günler...

Karakterlerinin mutluluktan ağladığı film karelerine; bir fincan sıcak kahveye, güneşe, onun ev sahibi gökyüzüne; ağlarken uzatılan mendile, iç çekmelere; hâlâ kendi gibi kokan çiçeklere, maviye, yeşile... ayrılıkların bitimindeki kucaklaşmalara, güç bela da olsa söylenebilmiş saklı duygulara, eşlik ettiğimiz şarkılara, bir kadeh kırmızı şaraba, yollara, dostlara, umuda...
Neye yetişemediysek dün, neyi unuttuysak yine bugün, hepsini yaşamak için gideceğiz işte yarına.

4 yorum:

aysema dedi ki...

Güneşli güzel günlerde buluşmak ne güzel olurdu...

Evren dedi ki...

ben güneşi özledim, oysa henüz kar bile yağmadı...

Özgür dedi ki...

Önce öleceğiz. sonra cehenneme gidip 500-1000 sene kadar orada kalacağız. Sonra cennete gidebilirsek güzel güneşli günler göreceğiz. :))

Travis dedi ki...

yağmakta bi şeyler..